Cell dergisinde bugün yapılan araştırmalar, daha önce artan viral bulaşma ve COVID-19 yayılması ile ilişkili olan SARS-CoV-2 koronavirüs virüsü genomundaki spesifik bir değişikliğin hücre kültüründe daha bulaşıcı olduğunu göstermektedir. Söz konusu varyant D614G, virüsün insan hücrelerine girmek için kullandığı ‘Spike’ proteininde küçük ama etkili bir değişiklik yapar.
Araştırmanın baş yazarı Bette Korber, “D614G varyantıyla ilk kez tekrarlanan bir model gözlemlediğimiz için dikkatimizi çekti. Salgınlarda, orijinal formun dolaşan birçok vakası vardı. D614G varyantı bir bölgeye sokulduktan hemen sonra yaygın form haline geldi.”
GISAID COVID-19 viral sekans veri tabanındaki numunelerden alınan coğrafi bilgileri kullandı. Bu şekilde viral popülasyonda orijinal formdan D614G varyantına bir kayma olan bu yüksek oranda tekrarlanan paternin izlenmesini sağladı. Bu, her coğrafi düzeyde gerçekleşti: ülke, ilçe ve şehir.
Ek deneyler, La Jolla Enstitüsü’nde Profesör Erica Ollmann Saphire ve Duke Üniversitesi’nde Profesör David Montefiori tarafından yönetildi. D614G değişikliğinin virüsün laboratuvardaki enfektivitesini arttırdığını gösterdi. Bu yeni deneyler, ayrıca daha kapsamlı dizi ve klinik veriler ve geliştirilmiş istatistiksel modeller, Cell belgesinde sunulmuştur. Değişimin tüm etkilerini belirlemek için daha laboratuvar ortamında çalışmalar yapılması gerekmektedir.
SARS-CoV-2 virüsünün (Koronavirüs salgının sebebi olan virüs) genel olarak düşük bir mutasyon oranı vardır (influenza ve HIV-AIDS’e neden olan virüslerden çok daha düşük). D614G varyantı, bir kez ortaya çıkmış. Daha sonra dünya çapında tutarlı bir varyasyon seti olarak birlikte hareket etmiş gibi görünen dört bağlantılı mutasyonun bir parçası olarak görünür.
Los Alamos’tan Will Fischer “Benim için dikkat çekici,” diyor. “Kısa bir zamanda hem enfektivitedeki bu artışın sadece sekans verilerinin dikkatli bir şekilde gözlemlenmesi ile tespit edildiğini ifade ediyor. Hem de deneysel meslektaşlarımızın bunu böyle bir virüsle canlı virüsle doğrulayabildiğini söylüyor.”
Saphire “Sheffield’in bu makalesindeki klinik veriler, yeni G virüsü olan hastalar, D ile enfekte olan hastalardan daha fazla virüs kopyası taşımasına rağmen, hastalığın şiddetinde buna karşılık gelen bir artış olmadığını gösterdi,” dedi. Spike’da D614G değişikliği olan virüs orijinal suşla rekabet eder, ancak hastaları hasta yapamaz
Korber, “Bu bulgular, virüsün yeni formunun orijinal formdan daha da kolay bir şekilde iletilebileceğini gösteriyor. Bu sonuç nihai olarak doğrulanmış olup olmamasının bir değeri yoktur. Tedbirlerin değerini vurgulamaktadır: maske takmak ve sosyal mesafeyi korumak. “
Los Alamos Ulusal Laboratuvarı, Duke Üniversitesi ve Sheffield Üniversitesi’nden araştırma ortakları, başlangıçta bu analiz üzerine çalışmaları Nisan 2020 ön baskısında bioRxiv sitesinde yayınladılar. Bu çalışma aynı zamanda D614G varyantının üst solunum yolunda daha yüksek viral yüklerle ilişkilendirilmesini öneren Sheffield COVID-19 hastalarının gözlemlerini de içeriyordu.
Korber, “SARS-CoV-2 evrimini küresel olarak izlemek mümkündür, çünkü dünya çapındaki araştırmacılar viral sekans verilerini hızlı bir şekilde GISAID viral sekans veritabanı aracılığıyla erişilebilir hale getiriyorlar.” Dedi. Korber ve araştırma ekibinin D614G varyantının ortaya çıkışını tanımlamasını sağladı.
GISAID, influenza araştırmacıları arasındaki işbirliğini teşvik etmek için kuruldu, ancak salgının başlarında konsorsiyum, yakında dünya çapında araştırmacılar arasında salgın dizilerini paylaşmak için fiili standart haline gelen bir SARS-CoV-2 veritabanı kurdu.